Sagopa Kajmer - Ben Hüsrana Komşuyum
Benim sermayem çift el (+) çift göz, karamsardan varan harbi doğru söz,acılarımsa köz ah benim bu sisli yollarım, vay benim körpe ellerim , kara saçlı başım ,dara düştü yarım .Bazen bıktım ,aslen yıkıldım ve daldım derinlere sığdan yıldım ,be toplasan 30 şirin yıldım , sabreden dervişin muradaına vardım.Bitmez kaderin uzun yolu , gidilemez tek binekle , içine sinmiş korkak çocuk ileri doğru itekle , burada beklemekle sanma kalıcısı ya pekte bak kaç milyar insanın yaşam bayrağı direkte!... Bu ses benim dinle!...dinle!..dinle!...
Denedim olmadı , çabalarımın sonu nihayete varamadı ben hüsrana komşuyum , yolları gözler meczubum uykum kaçtı , iflasın eşiğine battı , bu suçsuz gözlerime hesabım ağırdır , vardır şerrim de velâkin kalanım hayırdır.
Bilmelisin yolunu bulman çok basit ve bedava , yapmamalısın bunu dava , sana dostum diyenler var ya alayı hava en sert tekerlekler bile bir gün mutlak kaçırır hava , gel yanaş!.. yaşın kaç ? hmmm yolun azını gitmişsin tecrübe demek kalpte kalan izdir yanılma , çok bildimlik yaparsan çok düşmüşlük yaparsın, yok derdimlik yaparsan dert görünce saparsın , elindeki ölümlü:para,ev,mülk,tâ ki vücut.Rabb cömertiğinde asla koymamıştır hudut, can yakmak pahasına mı icad oldu barut? Ben gülüp selam ederken simâları nemrut.Ben bu uğurda çok yoruldum olsa zor da içim rahat , ruhum buruk , yüzüm sanık , görsen hor da durum ortamızda , her şey açık meydanda , kaç kişi felci tatı iyi ve kötü arası cereyanında?
Sagopa Kajmer - Beyaban
Kuşkularıma bir kuş kondu, saçlarımda kış soludu.
Hınç kuruttu mutluluğunu, tırs bu kez bu hırs sorunlu.
Hayat zulümlü, kader oyunlu
Kim yerden toplayacak sürgün kader yorgununu ?
Her işte bir hayır ve her hayırda bir de şer yatılıdır.
Terim işimin kanıtıdır.
Peynirimde gözü olan karga, kanatların elimde kırılır,
Üzüntülerimi paketlesinler söyle fiyatı kaç mangır?
Kırık hayaller kaç satır ? Bana küfreder gözlerin dudakların yardım yalvarır,
Hırslarınızın yıprantısı yüzlerinizden yansır, bende firari bu sır.
Ben yapmadan önce kendi gölünde salını batır !
Günahlarımı taşıyanın adı hamal değil, melekti.
Saflığında lekeydim, af buyur zaman bir hayli geçti.
Yunus şıkkı seçti,
3 yanlışım 1 doğrumla çekti gitti.
Bütün hikayem burda bitti.
Beyâban,
Bârâ'nın yaşı gözümün, özü bed nâm salmış hüzünümün yüzü gülsün.
Ahvalim suskun, dokunan bana mendil tutsun .
Beyâban,
Fırtınan beni kavurur,
Gözyaşım kum olur dağılır kumuna tozuna karışır
Biraz merhamet eyle...
Etmeee..eylemeee..
Yüreğimin tel örgüsünü paramparça eden haydut,
Hain çelmesiyle pusuda bekler,yüzüme bakar nemrut
Sedamla gecenin örtüsünü yırttım dilini tut.
Şüphelerim seslendikçe geçilemeyecektir benim hudut.
Bak (bak) ,güneş parlaklığıyla yüce,deniz dalgalarıyla ulu.
Heybetimin rüzgarıyla söğütçesine titredi Rabb'in kulu,
Göğe açılan iki elimin bil ki birdir yolu
Mikrofon icad oldu,elim yazdı, vurdum sağlı sollu
Öldürme gözlerini görünce beni simamı belle !
Lisanım benimle koç, kül yutmaz hile
Bir beyitte çift sille
Bile bile gülümse
Ağırbaşlı bir dille mürekkep yalar bu dede (eee)
Uykusuz geceyle aşka dal, tam ortasında uyuya kal
Bu acımasız hayal bir kabusun esiri ve kör topal
Kendime verdim emri, kim çekerse çeksin resti Başı dönük divanenin avare gezer hisleri.
Beyâban,
Bârâ'nın yaşı gözümün, özü bed nâm salmış hüzünümün yüzü gülsün.
Ahvalim suskun, dokunan bana mendil tutsun .
Beyâban,
Fırtınan beni kavurur,
Gözyaşım kum olur dağılır kumuna tozuna karışır
Biraz merhamet eyle...
Etmeee..eylemeee..
Sagopa Kajmer - Bir Çıkar Yolum Yok
Etkisindeyim görmüş olduğum şaşkınlıkların,kurtulmalıyım!..dışında kalmalıyım alışkanlıklarımın.
Bana benden haber veren rüyalarımın bir anlamına varmalıyım,bir yoldan çıkışa varmalıyım!..
Yaşadıklarım ve anımsadıklarımdan ibaretim ben.
Umursadıklarım sadık olanlar, dışladıklarım özüne bağlı kalmıyanlar.
Sözüne yalan katan terazi şaşkınlar, farazi malumatları, süpheciliğimin sebebi insanlar yada insan olup insanlık dışı roller kapanlar.
Rabbime hamd-ü senalar olsun,yazdırıyor ilham kalemi Elhamdülillah, yolundayım ne eyleyim alemi?
İnsanlar komik, onları anlamam için yeter mimik. Tek sahipliğimiz bilmem kaç gram et ve içine sığınan kemik.
Onuda toprak alır elde var ölüm, hüzünlü son bölüm
Yaklaş bana yanmassın!... Yansanda o senin içinde yangın
Şu an aklına düştüm, aklın yolu birdir dedim yürüdüm.
Mevzum nedir anlarsın, arzum sana yalvarsın.
Şu an kendimi gördüm, küçüldükçe küçüldüm. Eyvah!...
Şu an beni dinlediğini biliyorum, seni görür gibi oluyorum, analiz ediyor yazıyorum, açımı bulup çiziyorum, gözümü siliyor yanıyorum, düşünü biliyor üşüyorum,ama bir çözüme varamıyorum, dinle!...
Sınıf arkadaşlarım yazdıklarımı silsin. Hayat bilgisi kitaba sığmaz başkalarına yedirin. Fazla rahattan delirin, gazla!...
Menzilimden gidin, gerçeklerimi bana verin, fırtınanızı gerdirin!...
Heves ve hırs toz misali, maneviyat dev saray.
Yaşananlara şahidimiz şems ve ay.
Özel hayatlar deşifre olmuş herşey açık vay vay,!
Labaratuvar içinde hangimiz değil yedek kobay.
Bende kaçıcak ayak yok bu taarruz meydanından, benden sakın!...
Akın akın birlikler lirik sürer mikrofondan, uyuşmakta can damarlarım, patlayan dikişlerimi yamarım.
Sagopa Kajmer - Bir Kulaç Daha Atsam Karadayım
Kalk ve beni dinle, sana güç veririm, kafanla dalaştığında sana yardım edebilirim, beni bilirsin tam 30luk 3 tanımlı pis sakallı, donuk bakışlı İklimi az ılıman çoğu yağışlı, yaşar fâni yazlı-kışlı. Onların şahidi görür gözlü benimkisi âmâydı, unutmadıklarımın hepsi güzel birer simâydı. Sen kendinle çatışmadayken, savaş verirken oradaydı. Taşla kafan çarpıştığında ya da kafan taşa yaslandığında anlarsın ki ; kötü gider, iyi gelir. Zaman sofrandaki en lezzetli mühim yemek. Azaldıkça aç kalmanın korkusuyla kuryacaksın, bu sebeble yaşlanacaksın, çünkü sen de baştan olmak üzere sonlanancaksın, trilyon da olsan harcanacaksın, savaşı kes barışacaksın! kendinle aynalarında birebir anlaşacaksın.
Bir kulaç daha atsam karadayım, beni hiç böyle bir denize dalmadım üzerimde pantalonum artı ayakkabılarım, ha gayret!...
Bir sene fırtına, üzerimde dolunay, gün yüzü asmış, dalgalar boyum aşmış, nefesime gücü bahşet mevlâ, bir kuç daha atsam olur evvel Allah.
Benim bahsettiğim o derinlik hiç bir denizde yok, benim yumruklarımın içi boş, korkma yakmaz canını.
Allah seni ensen gibi dümdüz etmeden geri dön hemen, dünya kızına aşık olmak seni delirtir, bu kız izdivaç için ne kötü bir cariyedir, ecel aramaz Enseler, yerine gelmez sarsılan güvenler, içine düştüğüm masalsı serüvenlerdir gamzelerme âb-ı hayattan can verenler.
Yüzmekten yorulduğum bu en derin denizdir boğulduğum, 4lük lerim kulacı atar, benim benim !...
Dipte vurgunum, moralsizim solgunum, yine de kendime teskin edebilecek bir seviye olgunum, pişmanlık asla kaçamayacağım bir canavar. Elleri bazen öldürür, bazen sertçe yakalar bil ki ;
Sagopa cesaretinin bir kısmını zulada saklar, yanan ışıklarımı kaplayacak kadar karanlığım var.
Sagopa Kajmer - Dessas
Yunus'tur Benim Adım
Sagopadır Mahlasım..
Dinle
Eğer düşman yoksa bil ki savaş olmaz şehvet edilinen şu zevkler kolay solmaz.. Kula yataklık edenler dost sayılamaz.. Korku ve dehşete kapılanın kalbi yavaş atmaz..
Gürültüyle besLenen kulakta sukut durmaz. Kara sinekler mikrop demek arılar boka konmaz.. El yumruğunu yemeyen yumruğunu balyoz sanar arlanmaz..Zahmet çeken asla bir kişi olmaz..
Ekmek elden su göldense tasaya yer kaLmaz.. Yabancı görmedikçe köpek delice havlamaz.. Yaşama dahil oldukça sistemlerin aynı kaLmaz..Derste kopya çekerek alınan notla bi bok olmaz.. Önüne hedefi koymadıkça amaca tez varılamaz.. Hurafelerle yola çıkanlar köprü sonuna ulaşamaz.. Akacak olan kan ilelebet damarda durmaz.. Sapına kadar erkekte olsan kadına el kalkmaz.
Gerçek Bana bir adım daha yaklaş (yakLaş yakLaş yakLaş)..Gaflet Benden bir adım daha geri at (Aman uzak Dur Benden) .. Dessas Ne bu caka bu fiyakalı hal (Ne Bu caka Bu fiyakaLı haL) Yolcu yolunda geri gerek hadi yollan..(yoLLan yayLan laN)
Kilidi kırmadıkça sırrın kaPısı açıLamaz..Rabb'im emri verse inan taş üstünde taş kaLmaz..Komutan komut vermedikçe esas duruş bozuLamaz..Sago bir kere siler adın tadıma karışamaz..(Nokta) .. yazı Kağıtta yatılı söz ağızdan uçar durmaz..
Dilim tutulmadıkça mikrofonum sır tutmaz. ilim kendini biLmektir.. Bilmeyenden haLt oLmaz.. Yalan söylediysen yanına kâr kalmaz.. Yalanın ömrü tez biter mumlar yatsı sonuna ışıyamaz.. Zahmet etme boştan dolu çıkmaz.Gün gelir bi tatlı sözle yılan delikten çıkmaz.. Beşikten mezara dek bu gemide aynı tayfa kaLmaz.. velceLaLin kalemi yazar levhi mahruz okunamaz.. Zaman hırsızı çok çalar koluna zincir vurulamaz.. Aklım Dünya limanına demir atmışsa gemin girdaptan kurtulmaz.. Gözümde Nice ırmak saklı akışı durmaz..
Gerçek Bana bir adım daha yaklaş (yakLaş yakLaş yakLaş)..Gaflet Benden bir adım daha geri at (Aman uzak Dur Benden) .. Dessas Ne bu caka bu fiyakalı hal (Ne Bu caka Bu fiyakaLı haL) Yolcu yolunda geri gerek hadi yollan..(yollan yayLan laN)
Adım Yunus
Mahlasım Sago
ikincisi kaf Kef
üçüncüsü küheylan
Evliya-ı raP
Arkası yarın
Arkası Yarın
Sagopa Kajmer - Düşenin Dostu Olmaz
İlham al bu sözlerin sahibi bir Hamal varlığı hayal kahramanı olmak istediğim bir masal var düşündükçe sulara batar benim sal kader beni sal. Marifetle erir gönlüm Gördüm benim benim gören gözüm parçalar ya gönlüm avuçlarımda göğe doğru tuttuğum dualarım ve ömrüm yetmez dilemeye özrüm . Bak bataklıklar üzeri ne kadar da parlak bakta gör burdan her tarafta güzel yüzlü tuzak gökyüzü ne kadar yakın arşı Azam ne kadar uzak kendine yaptıkların ve kattıkların ne kadar vasat. Evet bu bir aşk şarkısı evet bu bir kalp ağırısı evet bu namelerde yanan var en derinden ah bir bilsen içimdeki alevi bir görsen. Yanlız harbin çocuklarını taşladınız öldüler sapanla avlanan kuşlar can çekişerek öldüler.Gözler ayrı düşeni dudaklar cümleden düşürdüler düşenin dostu olmadı hiç.
Düşenin dostu olmaz bunu böylece bildim inanmasam olmaz
Ölüm allahın emri ankebutta belli emre tutuşturdu sago en güzel delili delillerim ve deliliyim Beni Bu yaşıma getirdi sen köşene çekil düşün seni bu hale neler bitirdi.Başta tertemiz sudur yaradılış gün geçtikçe karmakarışır durgun sular ani bulanır ilk başlarda suya bakarsan ayı ve güneşi saf görürsün sonra güneş gider ay kalır üzülürsün. Düşmanın buzunda donmaktansa dostun güneşi yaksın içime alınan her nefes soluk yeniden yaşama dönmek gibi kefene sarılı tütüne benzerim uçar dumanım aniden uçar bu ruh bedenden . Bu ruh bedenden uçar geride kalanlar açar çarkıfelek yaman döner ben solar sen açar onlar kalır sen göçer menzilimiz farklılaşır çok geç olmadan açıl gözüm açıl ..
Sagopa Kajmer - Düşersem Yanarım
Yine o kirli drum-set lerimin içindeyim ve hayatının en güzel parçasıyım, kırıklarımın alçısıyım...
Affım olsun hain darba, yediğim darbelerle sığındığım rabba.365 gün 52 berbat hafta ağıtlarımla rafta.
En büyük destekler çıkarsızlıktan ötürü lafta. Ben aklımı dile düşürdüm, kapalı kapıdan kafamı çıkarıp kafayı üşüttüm, yüzüne okkalı cümlelerle üfürdüm. Hey yabancı ben zaten yıllardır içime dönüktüm !...
Parlayan bir alev gibi görünürdüm ama sönüktüm. Hayat bir bot ve bot çevresi dolu büyük beyaz köpekbalığı, ditekiler iştahla düşünür tepede duran azığı, rüyalarımın öldüğü yerde uyudum ve yine bot battı, ilk rıhtım ben battım. Ah tahtım...vay bahtım...
Dudaklarımın kanaya kadar yapmak istediğim işte bu "rap". benimle ol hep!...ölmek üzere olan dünyada bir ölümlü yaşar mahlası "kaf-kef" dularım vesvası hannafı eder def.
İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi
Kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım
O kadar içime sindim ki vinç getirse kalmaz başım.
Yo! gömün burda canlı nâşım.
İç çekmekten, düşünmekten ağardı saçım, düşersem yanarım.
Vicdan bir güneş gibi, parladıkça ısınır için.Geçen vakte bir zamanlar adını koyduk, niçin?
Çünkü gelen gider, makbulüdür kısası ziyaretin, " bana müsade - sana rast gelsin " budur hikayemiz.
Taktir buyur kış bulutların kadar doluyum rabbim, bir ağlasam dolar taşar, seller alır bahçem bağım.
Yükseldikçe nefesi kesilir, yalnız kalır dev dağım.Aramadıkça düşman buldum, hasım solum sağım.
Cehennemde soğuk bir gün, boğuk bir adam, donuk bir surat bekle gelir bir gün beklediğin murad.
Bazılarına gül dikenicesine batar rahat, nefret edercesine yaşar hayat, buyur mezara yat!...
Soğukluk içime hükmedince güneşim buz adası.Şem ile pervâne misâli sagonun aşkı.
Sessizliktir içinden geçirdiklerimin sedâsı, duymakta olduğun engin sözler derin denizlerimin dalgası.
Sagopa Kajmer - Gölge Haramileri
Akar sular dönmez geri tıpkı gençliğim gibi, bebekti ceninin ergeni, bir erdi büyümüş meyvesi.
Sakal-bıyıkla geride kaldı Yunus'un hamlık evresi, sivilce-akne katledildi soldu yüzümün güneşi.
Ve çivisi düşmüş tablolarda bir resimdi kendisi, kükreyen şu gökyüzünde kuşun kilitli kafesi.
Tersi döndü güvenin ansızın belirdi dostun hilesi, fincan kahve içtim kursağımda kaldı telvesi.
Kırıştır yalan kahpesi, baştan akıl alır ya cilvesi.
Yıkar geçer bir dostun düşmancasına hamlesi.
İki boy aşmış ihanetin ki kat'i yok bahanesi, hayrından umutsuzum getirme bari şerrini.
Ve hepsi aynı yolda yolcu onca bedenin kellesi, meydan önüne dizilecek ve alınacak ifadesi.
Dualar olmasaydı kim kovardı kalleş iblisi? kalbim ak da pak da desen yüzünden yansır pisliğin.
Altın harflerle yaz mahlasımı. halvetim kasvet, kem gözlere şiş!...
Cadü ya herru!...ya merru!...kafkef, gölge harâmilerine bir selam çak!...
Abile ğatladı, demlenir simam, nüşinrevan'dan handan ummam ben.
Ahu-yi felek mum, ben şamdan. düşmez kalkmaz bir Allah'tır uyan!...
Sago sus!...husus derin çukurda içince sin, pusu kuran huşû içinde gözlerinde kin belirgin.
Vay senin şu kindar halin. hin planların var hin. cenin büyüdü savaşa girdi silahlarımı bana verin.
Yardan sarkıttığın dostlarından kaçının ipini tuttun? onlar güldü, sen somurttun. kalbinde kaç gül kuruttun?
Hatıralarından yüzde kaçını unuttun? senin adını anmamak şartıdır dostluğumun.
Rapten olma gökyüzünün güneşi sago bu benim yüzüm. gölgeme sığınır manâ özüm, hicran çölüne düştüm.
Yüz pınar yaş akıtsın gözüm. kendi başıma öğrendim, kendim büyüdüm. dudaklarımla gömdüm.
Sanma şahım herkesi sen sadıkâne yâr olur. herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur.
Sadıkâne belki ol âlemde serdâr olur, yâr olur ağyâr olur serdâr olur didâr olur.
Sagopa Kajmer - Kötü İnsanları Tanıma Senesi
Yunus Temmuz başı yol sonu elinde çiçek bekler
Geçen hergün için kapıma çelenk gönder
Kahır bu adamı yere devirdi kulaklarım sağır
Hoş sesinle bana bağır, hafiflesin yüküm ağır
Gözüm ağladıkça gamzelerim gülmemekte
Ruhum yıpranmadıkça kalemim hareket etmemekte
Nefesle inşa ettiğim sözüm kulaklarına borçtur
Şeytan güvendiklerimi gömdü, Lan ne iştir
Ne olur üzme kendini, güneş habercisi geceler
Zorlasam da çıkmamakta ağızdan, o kolay heceler
Hiç bilmediğim bi yerde en çok bildiklerim değil
Onları silmek isteyenlere karşı muharebedeyim
Elim Bir kitaptır arkadaşım, muhabbeti yarım kalır.
Zaman sanığım olsa şimdi, idam ederim adı kalır
Senden korkum olmasa kurşun, kafama ellerim hediye alır
Anlaman zor ya neyse, ahım gider vahım kalır
Kötü insanları tanıma senesi, can çekişmekte adımın beş hanesi
Yaşamdan soğumanın çoktur bahanesi
Günden güne yırtılmakta kalbimin 12 perdesi
Korkutur cesaretimi iradesizlik zillesi
Bak dayandım olmadı, çek silahımı vur
Elime belime varmıyor affet
Bugünüme kusrum var
Dostum canımamı kastın var
Kim hekimse hakimim olsun
Tek duvara tek kafa depremim olsun
Sus yaralama şansın var
Sago kaç firara hakkın var
Benim gerçekliğimin ölümsüzlüğü yaşatmakta hüznümü
Kendimi kendime hediye ederek kutladım son doğum günümü
İnanmasanda geçer zaman, nöbet vaktin dolacak
Aslan sabrın tadıda acı da olsa, tatlıdır ya mevyan
Bakacağım tek yön ölüm
Doğru notayı izler gözüm
Rüzgara emanet sözüm, hasretlerle yandı gönlüm
Yalnızlığım kalbime zulüm, korkutmakta heran ölüm
ben bir pembe diziyim hergünüm bir ölüm
Dişlerimden gardiyanlar, hislerimden çağlayanlar
Kirlerimden bataklıklar, kemiklerimden korkuluklar
Parmaklarımdan sivri bıçaklar yaratıp
Savunup kalemi, sırrı açmak cinayettir
bir kilo altın sukunettir.
Toprakla aramdaki mesafe kadar hayat değil uzun
Adiler yoluma tuzak kursun, geri teper her efsun
Yunus un gözleri kara bulutlarla dolsun
yok elimde sabırdan öte bir .....
Bak dayandım olmadı, çek silahımı vur
Elime belime varmıyor affet
Bugünüme kusrum var
Dostum canımamı kastın var
Kim hekimse hakimim olsun
Tek duvara tek kafa depremim olsun
Sus yaralama şansın var
Sago kaç firara hakkın var
Sagopa Kajmer - Sahibinin Sesi
Elbet bir gün başı dönecek dünyanın dönmekten.
Ağzının suyuna batmışlar için henüz saat erken.
"Ben bir ağacım yeşermekte dallarım ya" derken,
Yere düşen yapraklar ayrılmakta gövdemden.
Dünya rehavette, gözleri dalıp gitmekte,
Herkez kendince bir masumluk serüveninde.
Ruhum vücud karavanında, ölüm düz gidince ileride,
Yaptıklarım peşimde gerilerimde.
Son pişmanlık sabaha varmaz bir karanlık,
Nefsinin dişleri kalmamış seni dişlemekten, YAZIK !.
Belki sana göre ben delirmiş ve sorunluyum,
Ben senin varmak istediğim o yolun sonuyum !
Sağım-solum-önüm-arkam zaman illetiyle sarılmış.
Yanlız adanın ortasında saçım sakala karışmış. (mışş)
Ufaklıklar arsızlaşmış. (mışş)
Beden saksınızda edep çiçekleriniz sararmış. (mışş)
Bıkmışım her gün aynı teranelerdenn BEN !
Bir-iki yalancı ve sahtekar.
Yoldan saptıran imtihanlar.
Kana kana kanıyorlar
BAK !
Sağım-solum-önüm-arkam gafil,
Hüzün kuyusuna gark olur aciz (izz),
içim acı sahibi meçhul herkess,
Bu sahibinin sesi MERKEZ !
El katipse kalp hakimdir.
Bak bu alıma gelen kaçıncı dize.
Bak bu kaçıncı aykırılık rap fakirhanesinde.
Bir lokma, bir hırka..
Tavsiyeye uyanlar tavsiyeyle yaşarlar.
Gözlerim 10 senedir akan durmaz hıçkıran şelale,
Elimde aynı hararetle yanan rap'ten meşale,
İzin vermez deliyağız gözle görülen işgale,
Sözlerimden yüzümü gör bak eşgalime !
Sıkıntı sıktığın zaman patlayan sivilce.
Düşünmelisin sivilce, enine boyuna bütünce.
Beter eder düşünce.
Diz kapakların kanar düşünce,
İblis dalga geçer kananla sertçe.
Ben baktıkça ağaçlara, kalbimin kuşları konmak ister dallara.
Önceden inanırdım ne yazık ki fallara.
Onlarla yitirilen sahipsiz yıllara
Derken "elveda"
Bir dize daha karala...
Sagopa Kajmer - Sonumuz Yakın Mesafe
İçinden geleni kağıda dök boşalsın ilham yağmuru gezinsin ruhum derin sularında yunus mağduru ümit varem düzelir belki belimin kamburu duru göz yaşlarımın parıldar tenimde ruhum.
Çeşmi Siyahım nedir bu derdin kirpiklerine saklanırsın görünmek istedikçe saklanırsın yaklaştıkça harlanırsın harlandıkça sızlanırsın yıkılmadan sallanırsın.
Sen dünyaya aydan yakınsın ben dünyanın sırdaşıyım sen dünyalık rüyaların uykusundasın ben dünyalık kabusların bunalımlarındayım sonumuz yakın mesafe. Bak gönlümün etten sarayı kandan harabe mutluluğumuu tehdit eder duyduğum her hurafe insan üzgün taife yarın bayram dünüm arife kaldıramayacağım yükleri almadım hafife bana asla dostluktan bahsetme kendi inandığın yalanlarla aks etme iblis her gözün göremediği hain kelle o kelleler kopmadan doğar olacaktır hile.
Yalvarışım bahtıma güvenimden herşey kendiliğinden içimdeki minik çocuk titrerken belki gün gelir aldanırım. sabır çile çektikçe dile bile bile attığın her adımım gelecek dile bugünden mi yarınını satın aldın korkarım sonumuz yakın mesafe...
Sana neden bahsetmemi istersin hanım kızların iz bırakmadan yürüdükleri karlı yollardan mı cemiyet aleminin ayaklarını kapan kapanlardan mı orta okul çocuklarının ellerindeki renkli haplardan mı?
Bunuda çok şükür deme yıllar sonra olanlardan ötürü yüzüne tükürürse ufak çevir bebe geçmişin kahrı yakar bağırı demedi deme insan oğlu herşeyi deviremez bir bilekle. Bu şehrin ışıkları gün geçtikçe loşlaşmakta erkekler hemcinslerinden hoşlanmakta yasaklar izdivaçta örfe ters düşenler rövaçta tavşanların aklı havuçta ne kaldı avuçta. Taa derinlere kadar kadar yolu var ateşten terlik giydirirler beynin fokurdar zebaniler homurdar et ile kemiğin sonu alevden murdar
Sagopa Kajmer - Tek Başınalığın Yolcusu
Bal saçan dudak ısır
Malum çirkeflik kısır
İblis kanıma girmeni üstelerse bilki hile vardır .
Bir aftır ayıba örtü
Çirkef koparır gürültü
Binlerce süprüntü ben şahidim ses var yok görüntü.
Sadece bana mahsus bu mapushane
Bengü tütün yanında insan sarılı beyaz kefene .
Hakkım üçtür kulağıma söyle, insan kaç tür ?
Gördüğün halüsilasyonlar seni derinden ürkütür
Günah yalan haram adamın suratına tükürtür
Yanar dağlarının volkanlarını nefsim püskürtür.
Dudaklarım çarpıştıkça meftun yunus gazaplarda
Tahammülüm ayaklar altında izler minik bir karınca.
Rüzgar şiddeti bilmez duvarın ardına saklananlar .
Gam Bağından ayaklarımı kurtar canım feci yanar.
Güneş ışıldadıkça duvarlardan gölgem parlar
Sözlerimin perişan saçlarını kalemim tarar.
Kader Beter zengini duygu hazinem iflas
Diline hakim ol bak sol elimde alyans.
Bir kan pıhtısından oldum yoktur bundan gayrım
bana sorduğunuz saçma soru için hem evet hem hayırım .
Dilsiz şairin dili çözülse kulak duymaz sağırım
Güneşin küstüğü çöllere ben yağmurcasına yağarım .
Hey yabancı yolun yarısı 35 der Sıtkı Tarancı !
Korkarım 5 sene sonra saracak içimi derin sancı.
Sadece bana bak !
Bana yalan söyleceksen önce gözlerimle anlaş !
Ancak bu komplo beni yıkabilir, dayandığım destekler devrilir.
Çirkef ''Kaf-kef'' deme ne olur..
Tek başınalığın yolcusu tek Olur.
Beni boğmak için bin dereden su getirdiniz..
Hepsini içtim !
Felekle pençeleştim
Anam-babamla helalleştim.
Ve Hiç bilmediğim savaşta içine düşüp cenk ettim.
Harp ettim darbe aldım
Hü***** ettim affettim.
Bu dağa ilk ben tırmandım
Zirvede ciğerimi patlattım.
Üzerime çığlar yağdı, bak ben hala hayattayım
Hiç bir tehdit tenime rüzgar kadar zarar veremedi
Özgürlüğüme çılgınca koşarken görmüş komşum beni
Aklındaki dev ekranda neler gördüğünü anlat bana
Hediyen anahtarı sende olan şu kapalı kutuda.
Akıldır kutunun adı ..
Tadından yenmez cümlelerimin balı.
Seferdeyim üzerimde bulutlar, altımda uçan halı.
Bırak umudun yeniden doğsun
Her yeni gün seni neden boğsun.
Daha önceden yapmadığın hataları yapabilmektenmi korkuyorsun yoksa. ?
Haram ol.
Bu sağnak yağmurun ardından güneşin doğsun
Konuştuğum duvarların dili olsa susmaz asla
Kendini öldürdün ruhunu unuttun son intiharında
Bu gece uykumda göreceğim farklı rüyalar var
Yarın sabahki kalkışımda vereceğim yepyeni bir karar
Kendime hatırlatıp sonra unutturduğum hatıralar
Atacakları bol çamur batacağım çok batak var
Hoşuma gitmedi hayata kattıkları bu sert aroma
Düzelebilmek için başvurduğum her tedavinin sonu koma !
Sadece bana bak !
Bana yalan söyleceksen önce gözlerimle anlaş !
Ancak bu komplo beni yıkabilir, dayandığım destekler devrilir.
Çirkef ''Kaf-kef'' deme ne olur..
Tek başınalığın yolcusu tek olur....
Sagopa Kajmer - Vesselam
Bu baş belası dilimi kesin !
Zilimi çalsın serzeniş, içime dolsun üzüntü
Süreklilik ne zor bir iş..
Perişanlık, pişmanlık çekilmesi en güç dertmiş . .
Sabır tüm sıkıntıların anahtarıdır, doğrudur
Düş kırıklıklarım sonucu ruhum yorgundur
Ağaçlarımdan pişmanlık meyveleri sarkıyor . . Haydi topla !
Gözlerimden uyku çalanı ara ve bul patakla
Gönlümün dipte kalan kısmında arşivlenmiş onca yara
Yılan ve akreplerle dolu içinde bulunduğum yuva
Birileri haddini bildirmeli ölüm okuna kafa tutan kalkanlara
Yaptıklarımdan sebep yapacaklarına hazırlıklı
Sago yüzüm sadık köpek yüzün kedice pazarlıklı
Lan bi sen mi kaldın tek akıllı ? (Sen mi !)
Bu tarla mayınlı ! Ummadığın yer tuzaklı...
(Vesselam)
Dil ateştir biraz suyla söndürülmesi mümkündür
Tırnaklarını aşındıran, çözemediğin bu kör düğümdür
Üzgünümdür hayli vesselam
Vuslatım gelmez mihman
Beklerim..
Gurbetteyim ne edeyim? (Ne deyiiim)
Sen gözümde dikensin bana hoş bir gül gerek
Düşüncelerin yüzüne vurmalı. Buna adam gerek !
Lakayıtın hedefi uğruna sadece yanan bir yığın emek
İçinde şeytan himayede o sen değilsin o an demek
Kum saati döner, akan zaman saçlarımı söker
Nursuz bir yüz meyvesiz bir ağaca benzer, gülüver
Taş yerinde ağır - ağır, ağır gazla diyarımdan
Ey iştahı maymun nefis çekil gıyabımdan
El emeği mahsulünden geçin yunus
Dalaletin delaleti olmak neyime ? Desturum !
Sorularınızın cevaplarını bakışlarımdan bulun . .
Silahlarımın acılarını kurşunlarımdan sorun
Elbiselerin kibir kokulu kalbin içi fesat dolu
Fikir - zikir aynı anda bitirir okulu
Fark edilmez sandığın komik iblis oyunu
Ezelden beridir ona elini veren kaptırmıştır kolunu ! . .
Dil ateştir biraz suyla söndürülmesi mümkündür
Tırnaklarını aşındıran çözemediğin bu kör düğümdür
Üzgünümdür hayli vesselam
Vuslatım gelmez mihman
Beklerim..
Gurbetteyim ne edeyim ?
Sagopa Kajmer - Yakın ve Uzak
Ben yakın sen uzak Ya sen yakınlarımda ben Irak ..
Masiva bırak track bileklerimden..
Rayhanım iske bezemek eLzem Ben sözümden dönmem..
Aynalarımı çatlattım ben darmadığın tuzla buz oldu içim
LAkin ucuz atlattım ben
Ya sen terazilerce aLtın yüklenmiş gibisin
Sen ah sen bir biLsen keşke bilselerdi
Herkesin tek hakkı var .
Ömrü aLtın sepeti sanma Sepete konulan
En sonunda ruhsuz bir cesed olur sonunda
Beklediğin bi medet olur dünya ölüm üzerinde bir iki anlık misafirdir ömür..
Bu neşenin sonudur elbet derin bi baş ağrısı..
Kahkahalar bugün senin peki ya bundan sonrası
Gün geçer ve dost göçer..
Azdır yandaş sayısı..
1 Ocak kışında gözün uzaktan izLer Mayısı..
Ben yakın sen uzak ya sen yakınlarımda Ben ıraK..
Ansızın sızım yakardı en derinden..
Sana her kavuşmam elzem..
Ben bu yangını söndürmem..
Herkesin tek hakkı var hem halime sorsalar anlar beni yangın paklar..
Kor alır canım ağlar Yetmez binBir (Ah)
Burası misal ülkesi masal misali bizler hayal kafilesi..
her daLım çiçeklerim annesi..
Ver bana beni geri kendimden kaldım beri.
içim hasret yeri Küheylan kaLdı bi kemik bir Deri..
Bir nefisle yıllar aldı kavgam..Kulak deldi argom..Yeni bir umut kapına vardı SAGO'm..Nasihatimin yanında hafif kalır domdom..Neden hergece kafan zom ateş barut misali sonun Bomm!.
.
Ben yakın sen uzak ya sen yakınlarımda Ben ıraK.
..Ne yol katetmeliymişim meğer düşümden Yakınlarımda olmak istemedin
içten..Feryatıma gizLenDim.. Herkesin tek hakkı var hem haLime sorsaLar anlar beni yangın paklar..Kor alır canım ağlar Yetmez binBir (Ah)
Ben yakın sen uzak Ya sen yakınlarımda ben ırak..Ansızın sızım yakardı en derinden..Sana her kavuşmam elzem..Ben bu yangını söndürmem..Herkesin tek hakkı var hem halime sorsalar anlar beni yangın paklar.. Kor alır canım ağlar Yetmez binBir (Ah)
Sagopa Kajmer - İki Tanık
İki tanık var biri dilimdir biride virüs kalemim ihanet etmez sözüm kağıda ve halim rabba Teslim ölümün sessizliğine eşsiz bir seda ile girdim boğulmaktan korktuğum bir denizin tahminimden derinim. Benim kalbim ısrarla cennet kuşatmasında hala ruhum bedeni terke maruz sevap artı günahlarla öncelerimi dışlar sonralarım aklım firarda güller yare sevgi kanıtı benim elimde papatya . içimden kaba bir ses beni azarlıyor yıpratmakta yağmur betonla sevişirken güneş altın saçmakta kollarım o nankörlerle çetin güreş tutmakta sago gidenlerin gölgelerini koleksiyonuna katmakta.
sevdirmeye gayret etme kendini sevilmeye terket uzadıkça kısalan ömre huzur aşısı zerket her adım için on çuvallık külfet rabbım hayra lütfet zararı belli sonlarından iki gözünü ırak et keşfi bekleyen cümleler içindir bütün çabam kelimlerden kalpler yaptım kimini deştim acımadan. Dilini kestiklerim suküt nöbetinde gık çıkarmadan. Suratsızları Kapıdan Kovsan girmek ister Bacadan
Söz ehlime itaat et benim sözüm cevher, kalemim olgunluk tahsilinde yalanına var ettim .. İki Tanık var biri dilim bir kalemim olanı biteni sindirdim yeter bana kendi derdim ..
Bilirim bensiz dostum iblis dostu hannas komşusu batırdıkça batırır derindir vesvas kuyusu en tatlı yerinde uykumu basar karabasan kabusu güzel cevapları vardır elbet hain sorusu. Kanadı olsa hain kedinin soyu kururdu serçelerin susuz çölde inci bulsa damla arar gözlerin rüzgar esmes her zamanki gemiye layik bir üfürse yol bulurdu bizim orta direk kayık bu şarkı bayık. Çin ipeği Giysen Dahi senin değerin eşşek kılı gelecek hayranlarındansan aç önüne bir kahve falı. Hızlı koşan arap atının Dört yana savruldu nalı umulmadık zamanda kesti birisi bindiği dalı.Günahki en güzel kadındır sizler güzele kanan tabiatın şeytan olacaksa yılan doğursun anan say geriye doğru onu ileriye giden yolcu zaman başkasının ızdırabı ile huzur bulandır mutsuz insan ..
Bugün 26 ziyaretçi (31 klik) kişi burdaydı!
Copyright tüm hakkı http://turkmelankolikrap.tr.gg/ Aittir hiçbir şekilde kopyalanması yasaktır.!.